Kestane Ağacı

Okuma & İndirme

Kestane ağacı tanıtım görseli

Önemli Bilgiler

Afet ve felaket sonrasında yakınını kaybeden çocuklar için. Öykü ölüm gibi zor bir gerçeğe dair çocukların zihninde oluşan sorulara basit sorular vererek içsel karmaşalarını gidermeyi hedeflemekte ve bu haliyle çocukların iyileşmesine katkı sağlamaktadır.

4 yaş ve üzeri çocuklar için uygundur

Çocuklara öyküleri bireysel ya da toplu olarak okuyabilirsiniz. Bireysel okumalarda akşam yatmadan önce okumanız önerilir. 2-3 gece okuyabilirsiniz. Çocuk talep ettikçe daha çok da okunabilir. Okul gibi kurumlarda toplu okumalarda hikâyeyi okuduktan sonra çocuklardan öykü ile ilgili bir resim çizmelerini isteyebilirsiniz. Eğer afetten aşırı etkilenmiş bir çocuğa terapide okuyacaksanız, 3 hafta üst üste seanslara girmeden önce okumanızı öneriyoruz. 

Bu öyküde değişim önerilmemektedir.

Kestane Ağacı

Zamanın birinde büyükçe bir orman varmış. Bu ormanda birçok ağaç yaşarmış. Muz, kiraz ve portakal ağacı gibi. Hepsi mis kokulu meyveler verirmiş. Tüm hayvanlar bu meyveleri iştahla yermiş.

Bir gün bu ormana büyük bir fırtına gelmiş. Fırtına güçlüymüş, ağaçlar sallanmış. Dallardaki kuş yuvaları yere düşmüş. Bazı dallar kırılmış bazı ağaçlar ise devrilmiş.

Fırtınayı duyan herkes yardıma koşmuş. Yıkılan kuş yuvalarını yapmışlar, kırılan dalları sarmışlar. Devrilen ağaçları ise filler hortumlarıyla geri kaldırıyormuş.

Bu ormanda yaşayan küçük serçenin en sevdiği ağaç, kestane ağacıymış. Fırtına bitince hemen kestane ağacının yanına uçmuş. Ağacın yere devrildiğini görmüş. Hemen yanında ormanın en bilgili fili oturuyormuş. Ona kızmış:

“Baksana, kestane ağacı yere devrilmiş. Hadi onu hortumunla ayağa kaldıralım. Çabuk.”

Fil, sevgi dolu gözlerle serçeye bakmış:

“Ahh, küçük serçecik. Üzgünüm. Güçlüyüm evet ama onu kaldıramam. Çünkü o artık yaşamıyor yani öldü. Tüm yaprakları dökülmüş, bak. O artık kalkamaz.”

Serçe çok üzülmüş, biraz ağlamış. Üzüntüyle sormuş:

“Şimdi ne olacak? Hep yerde mi kalacak?”

Fil hortumunu serçeye uzatmış, serçe onun hortumuna konmuş.

“Hayır. Onu şu dağa götüreceğiz. Toprağa bırakacağız. Tüm devrilen ağaçlar oraya götürülür.”

“Ne yapacak ki orada?” diye merakla sormuş serçe.

Fil sakinlikle cevap vermiş:

“Bazı ağaçlar zamanla toprak olurlar, bazıları da bir cennet bahçesine gider ve orada yaşarlar serçecik.”

Serçe biraz düşünmüş ve üzüntü ile son sorusunu sormuş:

“Ben kestane ağacını bir daha göremeyecek miyim?”

Fil biraz düşünmüş ve demiş ki:

“Başının üzerindeki minik gözlerinle artık göremeyeceksin. Ama serçelerin bir hayal gözü bir de rüya gözü olur. Onlarla görebilirler istediklerini.”

Serçe hemen hayal gözünü açmış ve kestane ağacının dalında oynadığı oyunları hayal etmiş. Onun kendisine anlattığı hikayeleri hatırlamış. Biraz rahatlamış.

Tam gidecekken fil hortumuyla serçeye bir resim uzatmış. Bu kestane ağacının resmiymiş.

“İstersen yastığının altına koy istersen yuvana as. Özlediğinde resme bakıp hayal gözünle onu görebilirsin.” demiş.

Serçe resmi gagası ile almış, teşekkür etmiş, kanat çırparak yeni ormana, sevdiklerinin yanına uçmuş.

Öykünün animasyon videosunu izleyebilir ya da ses dosyası üzerinden dinleyebilirsiniz.

Paylaş:

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp